Birinin prense ya da prensese dönüşmesini istiyorsak onu kurbağa iken öpmeyi göze almalıyız.
Canımız yandığında sonraları pişman olacağımız bir çok şeyi yapmaya, çirkinleşmeye meyilli, pişmanlıkları ve keşkeleri bol varlıklarız.
Canımız çok yandığında içinde bulunduğumuz durumu anlamlandırmak ve acıdan sıyrılmak için beynimiz kendisine 2 soru sorar; 1) Böyle bir durumla daha önce ne zaman karşılaştık? 2) Bu gibi durumlarda ne yapıyorduk?
Ardından; ”şu an nefes alıyorsak demek ki uyguladığımız strateji bizi hayatta tutmuş, o zaman ne yaptıysak şimdi de aynısını yapalım.” der ve bizi eyleme zorlar.
Kardeşi dünyaya gelen çocuk biricik olma duygusunu kaybetme zannıyla kardeşine zarar verebilir, bu haline müdahale ettiğimizde ise korktuğunun başına geldiğine inanır ve eylemlerinin şiddetini arttırır. Bu durum anne baba tarafından; ”inadına yapıyor.” gibi algılanabilir. Çocuğun kaybetme korkusu ile anne babanın ne yapacağını bilememesi yan yana geldiğinde işler gitgide çirkin bir hal alabilir.
Kaybetme korkusu olan kişi ise sevdiklerine yapışabilir. Bu hal karşısındaki kişiye boğucu gelmeye başlayıp nefes alacak alan açmaya çalıştığında ise korkularının yersiz olmadığına inanarak eylemlerinin şiddetini daha da arttırır. Bu durum sevdiği kişide kafa karışıklığına neden olduğunda; birinin kaçıp diğerinin kovaladığı bir kısır döngü ilişkinin kimyasına çok zarar verir.
İster çocuk, isterse de yetişkin insan incinebilir haldeyken yapmam dediği şeyleri yapmaya, çirkinleşmeye daha da meyilli oluyor. İncinmiş, acı içindeki hiç kimse mantıklı açıklamalarla teskin edilemiyor maalesef.
Acıyan yerlerinden öpün sevdiklerinizi çünkü insan acıyan yerlerinden güzelleşir.
Samsun’da veya dünyanın herhangi bir yerinde yaşadığınız ilişki, iletişim ve bağlanma (kayglı, kaçıngan bağlanma, bağlanma korkusu) sorunlarında psikolojik desteğe ihtiyaç duyduğunuzda online ya da yüz yüze psikolojik danışmanlık hizmeti almak için samsun psikolog Hasan Duran’a ulaşabilirsiniz.
